Pardon bir saniye! Anda mıyız

Pardon bir saniye! Anda mıyız

Farkındalık

An: Göz açıp kapayıncaya değin geçen zaman, bölünemeyecek denli kısa bir zaman parçası, gerçek süresi ne olursa olsun, çok kısa zaman.

 

Yukarıya an kelimesinin sözlük anlamını yazdım ve şu anda bu satırları yazarken her yeni kelimeye geçişimle önceki ifadelerim geçmişte kalıyor. An işte bu kadar hızlı. Kimi zaman bizlere olduğundan daha geniş ya da darmış gibi geliyor olsa da; an yeni bir nefesle son buluyor. Her bir anın ardından yeni bir anın geleceğine olan güçlü inanca ise gelecek diyoruz sanırım.

O halde düşünelim; geçmiş geçmişse ve tüm müdahaleleri reddeden bir konumdaysa, geleceğe dair güçlü inancımız da sarsılmışsa, geleceğe müdahalelerimizin, geçmişe dair pişmanlıklarımızın merkezi de yine bulunduğumuz ansa geriye ne kalır? An.  Evet anda olabilmek işte tam bu yüzden çok kıymetli bir konu.  An pişmanlıklarımızın telafisini yapabilmemiz için en doğru konumdur. Hatalar da güzeldir eğer hatalığı fark edilmişse, ana varırken azığımız; geçmişin izleri, tecrübeleri ve birikiminden bizden aldıkları ve verdiklerinden başka ne ki. En güzel hayallerin mimarı, duyguların düşünceleri en canlı olduğu ağlamanın gülmenin sevdiklerimizle olmanın en haz verdiği konumdur an.  Gelecek ve geçmiş ancak düşüncelerimiz düzeyinde var olabiliyor, gelecek ve geçmiş arasına sıkışıp kalmışlık aslında hayattan derin bir kopuş, gerçeklik algısının bozulması, bir yitirme halidir.

Peki anda kalabilmek için ne gibi yöntemlere başvurabiliriz? Öncelikle anın bizler için neler ifade ettiğini anlamamız gerekir. Farkındalık (Mindfulness) egzersizleri çalışılabilir. Mindfulness çalışmalarında temel amaç dikkati tarafsız bir  biçimde yönetebilmektir. O sebeple bir olumlama yöntemi olmadığını iyi kötü her türlü hissi kucaklamayı, olanı olduğu haliyle kabullenmeyi anda kalmayı hedefler. Mevlana tarafından dile getirilip Sezen Aksu tarafından seslendirilmiş bir inciyi Yeniliğe Doğru parçası ile yazımı sonlandırıyorum;

‘’Her gün bir yerden göçmek ne iyi
Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş

Her gün bir yere konmak ne güzel
Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş

Dünle beraber gitti cancağızım
Şimdi yeni şeyler söylemek lazım

Ne kadar söz varsa düne ait
Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.’’

 

Anı yaşayıp geçmişinizle güzel gelecekler kurabilmeniz dileğimle.

-Betül Deker

 

Kaynakça:

Kaynakça: Salzberg, S. (2010). Real Happiness: The Power of Meditation. New York: Workman Publishing Company.

İçindekiler